Malta, 2022’de hükümetin nüfusu artırarak uzun vadeli ekonomik büyümeyi temellendirmeyi amaçladığı stratejinin bir parçası olarak üçüncü ülke vatandaşlarına (ÜÜV) rekor sayıda, toplamda 38,000 izin verdi.
Eurostat verilerine göre, Malta, geçen yıl halk başına 71 izinle, aynı dönemde AB ortalamasının 7 izinden on kat daha fazla izin verdi.
Diğer Avrupa ülkeleri gibi Malta da çeşitli sektörlerde, özellikle turizm ve fiziksel işlerde işçi sıkıntısıyla başa çıkmaktadır. Ancak, Avrupa’nın en küçük uluslarından biri olarak, AB ve AB dışı işçilerin akını, trafik, kirlilik ve yaz aylarında elektrik kesintileri de dahil olmak üzere altyapı zorluklarına neden olmuştur.
Bu durum, yaşam kalitelerinin azaldığına dair halk anketleri ve siyasi anketlerde yansımıştır.
ÜÜV’lerin istismarına dair birçok rapor da endişe yaratıyor. Bunlar, düşük veya yasadışı maaşlar, düzensiz çalışma saatleri, hak ve başvuru eksikliği ve düzenlenmemiş ‘istihdam’ ajansları tarafından kendilerine karşı alınan ağır ‘ücretler’ içermektedir, ki bunların bazıları açıkça dolandırıcılıktır.
2013 yılında İşçi Partisi iktidara döndüğünde, makamlar tarafından verilen ÜÜV izin sayısı yılda yaklaşık 6,000 civarındaydı. Sayılar 2017’de 10,000’i aşarak yıllar içinde COVID-19 pandemisi 2019’un sonunda başlayana kadar her yıl binlerce kişi eklenmiştir.
Ekonominin durdurulduğu iki yıllık bir duraklama döneminden sonra 2022’de, şimdiye kadar verilen rekor sayıda 37,851 izin verildi.
Malta’daki işgücünün 100,000’den fazlasının şu anda Asya, Afrika ve Arnavutluk gibi AB dışı Avrupa ülkelerinden gelen ÜÜV’lerden oluştuğu tahmin edilmektedir.
Ancak, kalabalık ve nüfus artışını desteklemek için altyapı eksikliği sorunları devam ettikçe, Başbakan Robert Abela’nın panik düğmesine bastığını ve bakanlara verilen izin sayısını azaltmak için çözümler bulma talimatı verdiğini bildirdi.
Kaynak: The Shift