25.9 C
Malta
Salı, Ağustos 6, 2024
spot_img
spot_img

25 Ülke Aşırı Su Stresi ile Mücadele Ediyor – Üçü Avrupa’da

Dünya Kaynakları Enstitüsü’nün (WRI) yaptığı bir araştırmaya göre, dünyanın farklı bölgelerinde 25 ülke her yıl aşırı su stresiyle karşı karşıya kalmaktadır. Bu ülkeler, dünya nüfusunun dörtte birine ev sahipliği yapmaktadır. Aşırı su stresi, yenilenebilir su kaynaklarının büyük bir kısmının mahsuller, hayvanlar, endüstri ve evsel ihtiyaçlar için kullanılması sonucunda meydana gelmektedir.

Bu durum, kısa süreli kuraklık gibi nedenlerle bile bu ülkeleri susuzluk tehlikesiyle yüz yüze bırakabilir veya hükümetler suyun korunması amacıyla sınırlamalara gitmek zorunda kalabilirler. Dünya Kaynakları Enstitüsü’nün raporuna göre, aşırı su stresi yaşamı, işleri, gıda ve enerji güvenliğini tehlikeye atabilmektedir.

Araştırmanın yazarları, suyun sadece temel bir yaşamsal gereksinim olmakla kalmayıp, aynı zamanda toplumsal eşitliği desteklemek, gıda üretmek, enerji üretmek, sağlığı korumak ve iklim hedeflerine ulaşmak için de hayati öneme sahip olduğunu vurgulamaktadır.

Aşırı su stresine yol açan faktörler arasında nüfus artışı, ekonomik gelişme ve iklim değişikliği yer almaktadır. Bu durum, su kaynaklarının etkili bir şekilde yönetilmediği sürece daha da kötüleşebilir.

En Büyük Risk Altındaki Ülkeler

WRI’nin raporuna göre, aşırı su stresiyle en yüksek risk altında olan ülkeler Bahreyn, Kıbrıs, Belçika ve Yunanistan gibi ülkelerdir. Bu ülkeler, yenilenebilir su kaynaklarının büyük bir bölümünü sürekli olarak kullanmak zorunda kalmaktadır. Özellikle Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da yaşayan insanların yüzde 83’ü aşırı su stresiyle karşı karşıya bulunmaktadır. Bu oranın 2050 yılına kadar yüzde 100’e çıkması beklenmektedir.

Küresel olarak, su talebinin 2050 yılına kadar yüzde 20 ila 25 oranında artması öngörülmektedir. Bu süreçte su verimliliği önemli bir rol oynarken, uluslararası ticaret de su sorununun sınırları aşan bir mesele olduğunu göstermektedir.

Tüm bu faktörler, suyun düzgün bir şekilde yönetilmediği takdirde ekonomik büyümeyi tehdit edebilir. Özellikle Afrika’da artan su talebi, uygun yönetim olmadığında büyümenin önünde bir engel haline gelebilir. WRI’nin verilerine göre, küresel GSYİH’nın yüzde 31’i – yaklaşık 65 trilyon avro – 2050 yılına kadar aşırı su stresine maruz kalabilir.

Sadece Hindistan, Meksika, Mısır ve Türkiye gibi ülkeler, açık GSYİH’nın yarısını oluşturmaktadır. Bu ülkelerde su stresi daha yoğun yaşanmaktadır.

Kaynak: Euronews green

Son Haberler

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz