4 EKİM 2020 / Malta
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 28 Eylül Pazartesi günü 120 milyon adet hızlı Covid-19 tanı testinin salgınla mücadele için kullanıma sunulacağını duyurdu. DSÖ bu testlerin günler veya saatler süren testlere kıyasla 15 ila 30 dakika arasında sonuç vereceğini belirtiyor.
John Hopkins Sağlık Güvenliği Merkezi Direktörü Dr. Gigi Gronvall euronews’e testleri şu şekilde değerlendirdi:
“Var olan testler daha spesifik. Hızlı testler ise o kadar hassas değil. Dolayısıyla hatalı negatif çıkma olasılığı hatalı pozitif çıkma olasılığından daha fazla. Özellikle de kişi henüz hastalığın başındaysa hatalı sonuç vermesi daha da olası. Ancak elbette test olmak test olmamaktan daha iyidir. Yine de testlerin bir dizi önlem içerisinde sadece elementlerden biri olduğunu unutmamalıyız “.
Tüm testlerin olumlu ve olumsuz yanları olduğuna dikkat çeken Gronall şöyle devam ediyor:
“Hızlı bir test elbette insanların hayatını kolaylaştırır ve her anlamda daha az maliyetlidir. Bununla birlikte malesef hassasiyeti daha düşüktür. PCR testi ise daha çok zaman alır ama daha kesindir. Bu konuda iyi test kötü test şeklinde düşünmek değil hangi durumda hangi test daha iyidir şeklinde düşünmemiz gerekir”.
Hangi durumda hangi test?
Gronall’ın önerdiği çözüm değişik durumlarda farklı testlerin bir arada kullanılması. Örneğin hızlı test olurken PCR testinin de yapılıp sonucun beklenmesi. Testi pozitif çıkan kişilerle temas içerisindeki yakınlarına ise hızlı test yerine mutlaka PCR testi yapılmalı.
Bu konuyla ilgili diğer haberlerimizi okumak için tıklayınız.
Kaynak: Yeni çıkan hızlı Covid-19 testleri ne kadar güvenilir olacak?