Elif Ören / 25 Nisan 2022
Dün, birkaç arkadaşımla birlikte Mgarr’a, Malta’nın “Il Festa Tal Frawli” geleneksel adıyla bilinen “Strawberry Festa”ya yani çilek festivaline gittik. Daha önce bu festivale hiç katılmamıştım. İlk kez gideceğim için oldukça heyecanlandım.
Mġarr (Maltaca: L-Imġarr), Malta’nın kuzey bölgesinde yer alan tipik bir kırsal köydür. Malta’daki ana tarım köyüdür. Zengin tarım arazileri ve üzüm bağları ile çevrilidir. Gerçek yerel yemek mekanlarıyla geleneksel bir köy merkezidir ve geniş kırsal manzaralara sahiptir. Büyüleyici güzellikteki kırsal manzaranın yanı sıra şahane kıyı şeridi manzarasına da sahiptir.
Bu bölge sakinlerinin çoğu çiftçidir veya bir tür tarımsal faaliyetle uğraşmaktadır.
Mġarr’ın iki önemli sit alanı vardır: Hâlâ iyi durumda olan Ta’ Ħaġrat, köy merkezine yakın bir tarlada yer almaktadır; 1963 yılında kazılan Ta’ Skorba, köyün hemen dışında yer almaktadır.
Mġarr’ın tarihi, çeşitli Mdina asilzade aileleri tarafından himaye edilen bir çiftçi topluluğunun tarihidir. Mġarr, Sicilya Kralı tarafından Inguanez ailesine verilmiş ve zamanla Falsone ailesine satılmıştır. Zamanla, toprak bölünerek torunlara verilmiş.
Mġarr’ın rustik çevresi Binġemma, Wardija, Fomm ir-Riħ, Għajn Tuffieħa ve Ġnejna Bay gibi birçok rustik noktayı kucaklar.
Geleneksel etkinliklere katılmayı çok severim. Fakat burada ayrıca takdir edilecek bir durum var. Tarımın ve çiftçinin emeğinin desteklenmesi, toprağa duyulan minnet ve doğaya teşekkür etmek kesinlikle harika.
Mġarr Malta’nın dokusu bozulmamış yerleşim yerlerinden biri. Çilekle özdeşleşmiş. Burada yetişen çilekler bal gibi tatlı ve kokusu mest edici.
Festa Frawli, her yıl Nisan ayında Malta’nın Mġarr kentinde düzenlenmekte ve yoğun bir taleple karşılanmaktadır. Taze çileklerin yanı sıra çilek reçeli, dondurma, cheesecake, waffle, crepe, pasta, kek, limonata, smoothie ve milkshake gibi çilekle yapılmış enfes tatlılar, yiyecekler ve içecekler yer alıyor.
Festivale gelen ziyaretçiler, iż-żaqq (Malta gaydaları), it-tambur (Malta tefi) ve il-flejguta (Malta halk flütü) gibi yerel enstrümanları çalan halk grupları eşliğinde geleneksel Malta eğlencesinin tadını çıkarırken; çilekli içkiler, likörler ve kokteyller tadabilirler.
Bol çilekli bir çilek festivali ama dans gösterileri yapılıyor ve şarkılar söyleniyor, geleneksel kostümlerle etkinlikler yapılıyor, şiirler yazılıyor ve birçok başka yarışmalar da oluyor.
Çocuklar olmadan olmaz. Çocukların çilek festivali ile ilgili çizdiği resimler festival alanında sergileniyor.
Son yıllarda şehrin kırsalına doğru başlayıp tekrar Mgarr meydanda son bulan yürüyüşler de yapılmaya başlanmış.
İlk kez 1760’larda Frawla (çilek) kelimesinin Malta sözlüklerine geçtiği bilinmektedir. Son yıllarda, Malta frawla’sı üzerine ciddi araştırmalar yapılmaya başlandı.
Daha eski tarihlere gidince, bu meyve o kadar narindi ve değerliydi ki; 1400’lerde soylulara hediye olarak veriliyordu. Hatta Anton Vassallo’nun Tifhira lil Malta adlı şiirlerinden birine konu olmuştu.
Geleneğe göre çilek yetiştirmek sabır işidir. Bu nedenle eski tarihlerde bu güzel meyvenin bakımını kadınlar üstlenirdi. Çilekleri olabildiğince taze tutmak için, gece boyunca ıslatılacak ve meyvenin morarmasını önlemek için bitkinin dibinde yaprakları olan bir sepet içinde saklanacaktı.
Tarihî doku, doğa, deniz, toprak, emek, kadın, sanat, müzik ve eğlence kavramlarının tamamını içinde barındıran bir festival tam da bana göre. Sanki ruhum dile gelmiş. Bana kusursuz bir festival hayal et deselerdi, kesinlikle böyle bir şey anlatırdım.
Taze çileğin kokusu ve tadına bayılırım. Dün öğleden sonra üç buçuk gibi gidip bir saat kadar meydanda dolaşıp dört buçuk gibi alandan ayrıldık. Çok kalabalıktı. Seyyar yemek satıcıların önünde uzun kuyruklar vardı. Sadece birkaç müzikli gösteriyi yakalayabildik.
Konsept şahane, şehir güzel. Fakat organizasyon daha iyi olabilirdi diye düşünüyorum. Sahne kilisenin tam önünde ve daha yüksek olsa kaos biraz daha azalabilir. Stantlar çevre caddelere dağıtılsa tek bir alanda adım adım yürüyen yoğun kalabalığı biraz olsun çevreye dağıtabilir. Hatta meydanda sadece gösteriler izlenip, dans edilse yeme içme bölümleri yan caddelere eşit bir şekilde dağılsa daha eğlenceli olur diye düşünüyorum.
Eğer Malta’daysanız ya da buraya gelmek gibi bir planınız varsa rotanıza Mġarr’ı eklemeyi unutmayın. Çilek mevsimindeyiz; kırsalda bir yerde ya da kuzeyde bir deniz manzarasına karşı eşsiz çilekleri tatmak için hâlâ geç değil.