Avrupa Birliği (AB) Genel İşler Konseyi’nin genişleme konusundaki sonuç bildirisi yayımlandı. Bildiride, Türkiye ile katılım müzakerelerinin “fiilen durma noktasına geldiği” vurgulanırken, yeni müzakere fasıllarının açılmasının ya da mevcut fasılların kapatılmasının gündemde olmadığı ifade edildi.
AB üyesi ülkelerin Avrupa işlerinden sorumlu bakanlarının Brüksel’de gerçekleştirdiği yılın son toplantısında, Türkiye ile ilişkiler de ele alındı. Bildiride, AB’nin Türkiye ile ortak çıkar alanlarında “işbirliğine dayalı, aşamalı ve orantılı bir ilişki kurmaya hazır olduğu” yinelendi. Ayrıca, Doğu Akdeniz’de istikrarlı ve güvenli bir ortamın teşvik edilmesinin stratejik bir öncelik olduğu belirtilerek, bu doğrultuda Türkiye ile işbirliğinin önemine dikkat çekildi.
Türkiye-Yunanistan İlişkilerindeki İyileşme Memnuniyetle Karşılandı
Son dönemde Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilerde yaşanan iyileşmeler ve Doğu Akdeniz’de gerilimin azalması, bildiride memnuniyetle karşılandı. AB, bu olumlu gelişmelerin sürdürülmesi gerektiğini vurguladı.
Kıbrıs Meselesine Özel Vurgu
Bildiride, Kıbrıs meselesine de geniş yer ayrıldı. AB, Kıbrıs sorununa Birleşmiş Milletler (BM) öncülüğünde kapsamlı bir çözüm bulunmasına tam destek verdiğini belirtti. Türkiye’nin, Kıbrıs müzakerelerinin yeniden başlatılmasına ve bu süreçte ilerleme kaydedilmesine aktif katkı sağlamasının önemine dikkat çekildi. Ayrıca, BM Genel Sekreteri’nin çözüm görüşmelerini yeniden başlatma çabalarının memnuniyetle karşılandığı ifade edildi.
Demokrasi ve Hukukun Üstünlüğü Eleştirisi
AB, Türkiye’de demokrasi, hukukun üstünlüğü, ifade özgürlüğü ve yargı bağımsızlığı konularında eleştiriler yöneltti. Bildiride, sivil toplum örgütlerine yönelik baskılara da dikkat çekildi. Ankara’nın AB’nin ortak dış ve güvenlik politikalarına “düşük düzeyde” uyum sağladığı belirtilerek, bu uyumun artırılmasının öncelik olmaya devam ettiği kaydedildi.
Göç ve Rusya Politikası
Göç konusunda Türkiye’nin çabaları takdir edilirken, 18 Mart 2016 tarihli AB-Türkiye mutabakatının işlevselliğini koruduğu ifade edildi. Türkiye’nin, dünyanın en büyük mülteci nüfuslarından birine ev sahipliği yapma konusundaki rolü övüldü. Ayrıca, Türkiye’nin Rusya’ya yönelik AB yaptırımlarının delinmesini önlemeye yönelik aldığı tedbirler ve Karadeniz Tahıl Girişimi’ndeki rolü memnuniyetle karşılandı.
AB-Türkiye İlişkilerinde Zorlu Süreç
Sonuç bildirisinde, Türkiye’nin dış politikasının AB’nin öncelikleriyle çelişmeye devam ettiği belirtilerek, bu durumun Türk makamları tarafından ele alınması gerektiği ifade edildi. AB, Türkiye ile dış politika ve bölgesel konularda diyalogların geliştirilmesine yönelik adımların önemine vurgu yaptı.
AB’nin Türkiye ile ilişkilerde işbirliğine açık olduğu belirtilse de, katılım müzakerelerindeki durgunluk ve demokrasi alanındaki eleştiriler, ilişkilerin geleceği açısından önemli bir mesaj olarak değerlendiriliyor.
Kaynak: Oksijen