32.9 C
Malta
Pazar, Ağustos 4, 2024
spot_img
spot_img

Buse BARIŞ KATI yazdı: KURT VE ANKA

Birkaç zaman önce “Zümrüdü Anka Yeniden Doğuyor” başlıklı bir yazı kaleme almıştım. Okuyanlarınız hatırlayacaktır, okumayanlarınız ise MaltaHaber sayfasından yazıya erişebilirler. Özellikle 25 Mart ve 8 Nisan tutulmalarındaki Anka Kuşu sembolizminin yoğunluğuna vurgu yapmaktaydı bu yazı.

Geçtiğimiz 6 Temmuz’da Sirius sabit yıldızında bir yeni ay yaşadık ve yeniden buna benzer bir yapı ile karşılaşmamız 19 yıl sürecek. Astroloji ile ilgilenenleriniz, bu ilme gönül verenleriniz bilirler ki bu uğraşı döngüsel zaman teorisi etrafında şekillenir. Yaşanan her olay sadece kendinden öncekilerle değil kendinden sonrakilerle de örüntülüdür ve biz bunun en net tetikleyicisi olarak Mars gezegeninin yaptığı açı ve kavuşumları görürüz. Haliyle ben bunları yazarken Boğa burcunda gezinip Algol’e yerleşmiş Uranüs’e doğru sinsi sinsi ilerleyen Mars’ın ne vakit Sirius’a varacağını merak etmeden duramadım.

(Yazıya devam etmeden önce bir dipnot girmek istiyorum. Mars’ın Uranüs ile tam derece kavuşum yapacağı tarih 15 Temmuz 2024. Bizi yine 8 Nisan’da hayatımıza girmeye niyet etmiş olaylar ile bir araya getirecek olan bu kavuşum, özellikle ikili ilişkiler, diplomatik meseleler, politika alanında önce baltayı taşa vurup ardından tövbe ettirecek ani, beklenmedik, “yine mi bir olay çıktı” endişesi yaşatacak hayli sert yerleşimlerle dolu. Elimize, belimize ve dilimize sahip çıkmak durumundayız.)

Mars’ın kısa vadede Sirius’a kavuşması 30 Eylül 2024 tarihinde olacak. Bu tarih, hem 25 Mart 2024 tarihli tutulmaya ışık tutarken hem de 18 Eylül 2024 tarihli tutulmayı müteakip gerçekleşecek. Özetle cümbüşümüz, temaşamız, aldığımız etkiler şenlikli mi şenlikli. 30 Eylül tarihinde Mars’ın Sirius pozisyonuna geldiği göksel haritada dikkatimi en net çeken şey, retro pozisyonlu Satürn’ün bizi yine Anka yıldızında karşılaması oldu. Hala yanıp da küllerinden doğamayanlarınız kaldıysa, bilin isterim. Özellikle bu tarihte sadece coğrafi yangınlar değil aynı zamanda politik yangınlar gözlemleyebiliriz. Üstelik bunlar kısa süreli, gelgeç etkiler de olmayacak ve şimdiden tahayyül edemeyeceğimiz uzun vadelere yayılacaklardır. Kıvılcım olan konuların alevlere, volkanlara dönüşünü seyredebiliriz. Dahası, bu tarihlerde özellikle UEFA’nın adaletsizliğini yeniden hatırlamamız, Türk kimliğinin bir kere daha öne çıkmasını gerektirecek konular ile karşılaşmamız hayli olası görünüyor. (Bir küçük not: Merih, Mars anlamına gelmektedir ve kendisinin haritasındaki Güneş yine Anka yıldızında bulunmaktadır. Dahası, olay anı yaşandığında ülkemizin haritasına yaptığı etki ile içimizde yara olmuş kimlik konusunu neticelendirmeye niyet etmiş bir gökyüzü söz konusuydu. Burada başlayan etkiler bizleri, değerli meslektaşım Büşra Ay’ın da yazdığı üzere, Osmanlı ötesindeki Türk anlayışına taşıyacak karakterde. Zaten son dönemlerde eski Oğuz boylarının ve yörük motiflerinin öne çıktığını da görenleriniz olmuştur. Son olarak eklemek isterim ki Merih/Mars ilişkisini bizlere gösterdiği için Oğuzhan Ceyhan’a teşekkür ederim.)

Yüreğimden akan bu yazıları tamamlamadan önce belirtmek isterim ki çalışmam astrolojik göstergeleri değerlendirmektedir ve herhangi bir siyasi görüş desteklememektedir. Sirius, yüzyıllardır önem atfedilen bir göksel semboldür ve Canis familyası, özellikle Kurt ile bağdaştırılır. Bu nedenle kültürlerinde bu sembolizmi yoğun olarak kullanan toplumların doğrudan etki almalarını bekleyebiliriz. Bir küçük ayrıntı daha: “Türk” kelimesi, “Gökten türemiş” anlamındadır 😉.

Bu bol dip notlu, hayli dallı budaklı yazımı okuyan gözleriniz sağ olsun,

Sevgiler,

Mahallenin Müneccimi Buse

Son Haberler

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz