Malta’nın başkenti Valletta’da tarihi bir palazzo, 2025 yılında halkın ziyaretine açılacak olan yeni bir Edebiyat Müzesi’ne ev sahipliği yapmak üzere büyük bir dönüşüme uğruyor. Old Bakery Street’teki bu eski bina, AP Valletta tarafından özenli bir restorasyon sürecinden geçiriliyor.
Ulusal Kitap Konseyi tarafından başlatılan Edebiyat Müzesi projesi, kitaplar ve edebiyat aracılığıyla insanları bir araya getirerek enerji toplamak amacıyla hayata geçiriliyor. Malta’nın zengin edebiyat tarihini keşfetmek ve manevi esenlik bulmak isteyenler için bir oksijen kaynağı olmayı hedefliyor.
Ulusal Kitap Konseyi İcra Kurulu Başkanı Mark Camilleri, merkezin yerel kitap kültürüne ve endüstrisine katkı sağlayacağını ve Valletta’nın 16. yüzyıldan kalma restore edilmiş bir palazzo içinde unutulmaz bir müze deneyimi sunacağını belirtti.
Projenin lideri olan ödüllü firma yöneticisi David Felice, bu mekanın çok işlevli olarak tasarlandığını ve palazzonun mimarisine yeni bir hayat kazandırarak şehre kültürel bir merkez eklediğini ifade etti.
Eski çökmüş tavanlar, taş cepheler, ahşap pencereler ve metal korkuluklar restore edilirken, iç duvar resimleri de titizlikle yenilenmeye devam ediyor. AP’nin yapısal tasarım direktörü Charles Sciberras, erişilebilirliği artırmayı amaçlayan yapısal çalışmaların yakın gelecekte başlayacağını açıkladı.
Bina hizmetleri, kaplamalar ve mobilyaların yerleştirilmesinin ardından, alanın 2025 yılında halka açılması planlanıyor. Bodrum katı ve çatı alanı dahil olmak üzere dört katlı bina, bir dizi kullanıma uygun alan sunuyor. Birinci kat, kitap lansmanları ve etkinliklere adanmış bir mutfak alanı ile dikkat çekiyor.
İç tasarım direktörü Rory Apap Brown, zemin katın sıcak ve davetkar bir atmosfer yarattığını belirterek, kitapçının tasarımının insanları bir araya getirme amacına hizmet ettiğini vurguladı. İnteraktif sergi alanları ve ofislerin birinci katta yer almasıyla, ziyaretçilere etkileşimli bir deneyim sunulacak.
Mimari firması, esneklik ihtiyacını karşılamak için özelleştirilebilen modüler mobilyalar tasarlayarak projeye katkıda bulunuyor. Doğal renk paleti ve organik malzemeler, tasarımın çevresel uyumunu ve mekanın özgün mimarisini vurguluyor.
Binanın iç cephesine, zemin kattan çatı seviyesine uzanan yarı şeffaf cam bir yapı eklenerek, eski dokuyu tamamlamak ve projeye özgün bir estetik katmak amaçlanıyor. Bu cam yapının, projenin merkezi bir unsuru olarak öne çıkması bekleniyor.