Avrupa Komisyonu, Malta’daki ikamet izni sistemindeki yaygın dolandırıcılık iddiaları hakkında ciddi endişelerini dile getirdi, ancak devam eden soruşturmaya doğrudan müdahale etme yetkisinin sınırlı olduğunu kabul etti.
Avrupa Komisyonu İçişleri Komiseri Ylva Johansson, Avrupalı muhafazakar milletvekili David Casa’ya gönderdiği bir mektupta, iddia edilen sahtecilik planının Schengen bölgesine oluşturduğu potansiyel güvenlik risklerini vurguladı.
Johansson, Komisyonun yolsuzlukla mücadeleyi “çok ciddiye aldığını” vurguladı, ancak bireysel davalara veya Üye Devletlerin idareleri veya yargı sistemlerinin günlük faaliyetlerine müdahale etme yetkisine sahip olmadığını belirtti. Şöyle dedi:
“Avrupa Komisyonu’nun bireysel davalara müdahale etme genel yetkileri yoktur ve ceza davalarında hukuk uygulama yetkisi veya herhangi bir bireysel Üye Devletin idaresi veya yargısının günlük işlerine müdahale yetkisi yoktur.”
Bu sınırlamalara rağmen Johansson, Komisyon’un Malta’daki gelişmeleri yakından izlediğini güvence altına aldı. “Komisyon, devam eden soruşturmanın bulgularının ışığında da durumu izlemeye devam edecek” diye yazdı.
Komiser, AB vatandaşları olmayan kişilere ikamet izni verilmesinde kapsamlı kontrollerin kritik önemini vurguladı, çünkü bu belgeler Schengen bölgesinde seyahat hakları sağlıyor. Johansson şöyle belirtti:
“Üye Devletlerin güvenliği için, AB vatandaşı olmayan kişilere ikamet izni verilmeden önce tüm gerekli kontrollerin yapılması çok önemlidir, çünkü bir ikamet izni, üçüncü ülke vatandaşlarına Schengen bölgesinde seyahat etme hakkı verir. Güçlü bir kimlik yönetimi, etkili ve sürdürülebilir bir göç sürecinin temel taşıdır.”
Mektupta, Malta makamlarının, potansiyel olarak sahte ikamet izinlerini iptal etmek de dahil olmak üzere bir soruşturma başlattığı belirtildi. Johansson, AB yasal göç yasalarına göre, sahte bir şekilde elde edilen ikamet izinlerinin iptal edilmesi gerektiğini vurguladı:
“AB yasal göç müktesebatı uyarınca, ikamet izinlerinin sahte bir şekilde elde edilmesi, bu tür izinlerin reddi ve iptal edilmesinin bir sebebidir. Üye Devletler, başvuru kapsamında sunulan belgelerin sahte bir şekilde elde edildiğini, sahteleştirildiğini veya değiştirildiğini tespit ederlerse, ikamet izinlerini iptal etme yükümlülüğüne sahiptir.”
Kaynak: Newsbook Malta
