Malta’nın geçmişine ışık tutacak önemli bir adım atılıyor: Ada ülkesinin kayıp hazinelerinin geri kazanılması için Heritage Malta, yoğun bir çaba içerisinde. Şövalyeler döneminden kalan ve İngiliz yönetimi altında yurtdışına çıkarılan eşsiz eserlerin iadesi için başlatılan bu girişim, Malta’nın kültürel mirasının korunması açısından büyük önem taşıyor.
Heritage Malta’nın COO’su Kenneth Gambin, bu tarihi eserlerin yurda dönüş yolculuğunu anlatırken, Malta’nın haklı talebini vurguluyor: “Eşyalarını geri istemez misin?” Bu soru, Malta’nın kaybolan mirasının peşindeki kararlılığını simgeliyor.
Gambin, İngilizlerin Malta’yı işgal ettiği dönemde, 19. yüzyılın ilk yarısında, adadan çalınan veya yasa dışı yollarla satılan yüzlerce değerli eşyanın varlığından bahsediyor. Bu eşyalar arasında mobilyalar, tablolar, zırhlar ve mayolika vazolar bulunuyor.
Heritage Malta’nın bu eşyaları geri kazanma çabaları, sadece maddi değerleri için değil, aynı zamanda Malta’nın tarihi ve kültürel kimliğinin bir parçası oldukları için de önemli. Gambin, bu eserlerin çoğunun şu anda özel koleksiyonlarda olduğunu ve adanın geçmişine ait bu parçaların iadesinin “hak” olduğunu belirtiyor.
Yakın zamanda New York’ta bir müzayededen 1,3 milyon Euro’ya satın alınan Mattia Preti tablosu gibi başarılar, bu çabanın somut örneklerinden biri. Ancak Gambin, bu tür alımların her zaman mümkün olmadığını, bazen mali engellerle karşılaşıldığını ifade ediyor.
Valletta’daki Grand Master’s Palace için de benzer bir çaba söz konusu. Bu tarihi yapıdan çıkarılan eşyaların geri kazanılması amacıyla açık artırmalarda aktif olarak yer alınıyor. Gambin, restorasyon çalışmaları sırasında fark edilen eksikliklerin, bu çabanın bir parçası olduğunu belirtiyor.
Heritage Malta’nın bu süreçte hukuksal zorluklarla karşılaşabileceğinin de farkında olduğunu dile getiren Gambin, bazı durumlarda eser sahiplerini bağış yapmaya ikna etmeyi başardıklarını açıklıyor.
Gambin, gelecekteki başarıların zamanla belli olacağını ve bu sürecin, Malta’nın ikna kabiliyetine ve katılımcıların anlayışına bağlı olduğunu vurguluyor. Bu zorlu ama önemli süreçte Malta’nın tarihi mirasını geri kazanma yolunda atılan her adım, adanın kültürel zenginliğinin yeniden canlanmasına katkıda bulunuyor.
Kaynak:Times of Malta
