Site icon Malta Haber

PLANLARI BIRAK, FUTBOLUN TADINI ÇIKART: OSIMHEN

Hayatta öyle zamanlar olur ki plan yapmayı bırakırsın, Allah’a şükredersin ve o anın getirdiği güzellikleri yaşamayı tercih edersin. Ya da şöyle diyeyim: Böyle durumlarda anı yaşamalısın. Bireysel düzeyde bunu yapmak nispeten kolaydır ama kurumsal yapılarda, hele ki taraftar desteğine ihtiyaç duyulan ortamlarda bu o kadar kolay değildir. İşte Galatasaray, bu sene tam da bu noktada bir zaman dilimi yaşıyor. “Konu nereden nereye geldi” diyeceksiniz; işte başlıktan anlayacağınız üzere, Galatasaray’a bu sezon bir yıldız futbolcu geldi: Victor Osimhen.

Galatasaray’a daha önce de birçok yıldız oyuncu geldi ama bu sefer durum farklı. Hem iyi hem kötü. Bunun sebebi de bu futbolcunun piyasa değeri. Daha önce, sadece Galatasaray’a değil, Türkiye’ye 100 milyon Euro’lar mertebesinde değeri olan, bu kadar genç ve Avrupa’nın büyük kulüplerinin peşinde koştuğu bir oyuncu gelmemişti. Burada seyirci olarak yapılması gereken şey basit; en azından ben öyle yapacağım: Arkaya yaslanın ve Osimhen’in futbolunun tadını çıkarın. Bu işin iyi yanı.

Kötü tarafı ise bu oyuncunun kiralık olarak gelmiş olması. Transfer mi? Rüyalar gerçek olsa… Yani gelecek planlarını başka bahara bıraksak iyi olacak.

Bu arada, kısa bir araştırma yaptım (yaklaşık 90 saniyelik, ChatGPT sağ olsun 😊). Türkiye’ye yurtdışından gelmiş futbolcuların, kariyerlerinin en yüksek piyasa değerine ulaştıkları rakamlara göre bir sıralama yapmasını istedim. Tekrar edeyim, bu oyuncuların Türkiye’ye geldiklerindeki değerleri değil, kariyerlerindeki en yüksek değerleri baz aldım. Sonuç:

1. Victor Osimhen: 100 milyon Euro

2. Radamel Falcao: 60 milyon Euro (Atletico Madrid)

3. Mesut Özil: 50 milyon Euro (Arsenal)

4. Robin van Persie: 45 milyon Euro (Manchester United)

5. Mario Gomez: 45 milyon Euro (Bayern Münih)

Sanırım, Osimhen’in Galatasaray’da oynamasının ne anlama geldiği artık daha iyi anlaşılmıştır. Okan Hoca’nın işi zor. Icardi’yi yedek bırakmak ayrı bir dert; Osimhen kiralık ve bir gün gidecek. Oynatmazsa, “Bu değerdeki oyuncuyu neden oynatmıyorsun?” derler. Oynatsa, Icardi’yi yedek bırakacak ve takımın reklam yüzü olan oyuncuyu küstürebilir. Sistemi değiştirip her maça çift forvetle çıkmak da büyük bir risk. Bu sezon, Okan Hoca’nın teknik direktörlük yeteneklerini başka bir açıdan değerlendireceğiz.

Antalyaspor maçına gelirsek; aslında fazla yoruma gerek yok. Daha önce de bahsetmiştim: Bir, milli maç arası her zaman işe yarar. İki, hoca Antalyaspor’a karşı bile orta saha disiplinini bozmadı. Üç, gereksiz rotasyon yapmadı.

Bence bir süre Süper Lig’de rahat oynayan bir Galatasaray izleyeceğiz. Avrupa ise hala bir soru işareti.

 

 

Exit mobile version