Bu yazıyı yazmaya başlayınca fark ettim ki, lig başından beri Galatasaray’ı, özellikle Okan Buruk özelinde, eleştiren ve genellikle negatif bir bakış açısıyla yazılar yazmışım. “Kardeşim, hiç mi iyi şeyler olmuyor bu takımda?” şeklinde bazı yorumlar aldım. Bu yazıda iyi şeyler var mı, ona değineceğim. Ama önce Trabzon maçı ile ilgili birkaç yorum yapmak isterim.
Trabzon maçında ne olur?
Başlığa cevap vermek için Galatasaray’dan çok Trabzonspor tarafından bakmayı tercih ediyorum. Trabzonspor’un son 6 maçını izledim. Çok temel üç zaafı var:
Birincisi, defansta adam dağılımında çok büyük hataları var. Rakip oyuncuların her atağında mutlaka 1-2 oyuncu boşta kalıyor. Özellikle rakibin kontra ataklarında savunma yapamıyorlar. Bu, Sara, Torreira, Mertens ve Yunus gibi 2. bölgede geçiş oyunlarını iyi yapan (bence) oyunculara sahip Galatasaray için bir avantaj.
İkincisi, önde çoğalarak atak yapmayı tercih ettikleri için geri dönüşlerde büyük boşluklara sebebiyet veriyorlar. Son zamanlarda set oyunundan çok bireysel yeteneklerle skor bulan Galatasaray’ın değerlendirebileceği bir durum bu.
Üçüncüsü, Trabzonspor’da 90 dakika boyunca oyun disiplini yok. Bir bakıyorsunuz, maçın başında çok iyiler. Bazen de başka maçlarda oyunun sonunda toparlanıyorlar.
Trabzonspor’un avantajlarına gelirsek, çok kalabalık atak yaptıkları için bir şekilde gol bulma ihtimalleri var. Nostaljik sebeplerle takıma tekrar dahil edilen Nwakaeme, son zamanlarda beklenen performansı sergilemese de, sağ bekten alacağı desteğe göre sürpriz yapabilir. Simon Banza da istikrarlı bir görüntü veriyor. Bu da Galatasaray’ın zorlandığı bir nokta olabilir.
Özetle, Galatasaray hem kendi sahasında oynayacak olmasından hem de istatistiksel açıdan maçın favorisi. Ben de, gol yese de maçı kazanır kanaatindeyim. Yarın göreceğiz.
Bundan sonrası iyi mi, kötü mü?
Alınan son haberlere göre takımda sadece Icardi sakat. (Barış Alper’in durumu henüz belli değil.) Osimhen ve Jakobs toparlandı ama bu hafta riske edilmeyebilir (en azından gidişata göre ilk yarıda). Fakat Kayserispor maçında takım tekrar toparlanacak. Okan Hoca da derin bir nefes alır.
Fikstür ise muhteşem. 30 Haziran’daki Ajax maçına kadar oynanacak maçlar: Kayserispor (düşme hattında), Göztepe (iç saha), Başakşehir (dış saha ama İstanbul’da), Hatayspor (düşme hattında), Dynamo Kyiv (Avrupa Ligi’nde sonuncu), Konyaspor (iç saha).
Bir de yılbaşı tatili var.
Kısacası, Galatasaray’ı yeni bir sakatlık dalgası yaşanmazsa iyi günler bekliyor. Umarım oynanan oyunla da hepimize keyifli bir seyir yaşatırlar. Herkese iyi seyirler.
