21.9 C
Malta
Cuma, Kasım 22, 2024
spot_img
spot_img

Malta’da bir gazetecinin yaşamına mâl olan dolandırıcılık: Altın Pasaport

Malta, 2017 yılında bir gazetecinin öldürülmesine sebep olan pasaport skandalında yeni ortaya çıkan detayları konuşuyor. İddialara göre zengin kişilere, bir pasaport komisyoncusu firma tarafından, belirli zorunlu prosedürler aşılarak “altın pasaport” verildi. Bu şekilde pasaport alan zengin başvuru sahipleri de bu pasaportlar karşılığında en az 1 milyon Euro değerindeki anlaşmalara imza attılar.

Malta, daha önce Kıbrıs ile birlikte Avrupa Komisyonu tarafından uyarılmış ve Malta aleyhine yatırımcı yabancı vatandaşlık programlarını ihlal etme suçlamasıyla ihlal prosedürleri başlatılmıştı. Avrupa Komisyonu açık bir şekilde Malta’yı, Malta ile “gerçek bağı” olmayan kişilere Malta, dolayısıyla da AB vatandaşlığı satmakla suçlamıştı.

PEKİ HER ŞEY NASIL BAŞLADI?

Her şey 2017 yılında bir muhbirin, yabancıların Malta pasaportu almaları konusunda nasıl dolandırıcılık yapıldığını gazeteci Daphne Caruana Galizia’ya anlatmasıyla başladı. Muhbir, nakit karşılığında usulsüz bir şekilde pasaport verilmesini sağlayan bir şebekeye ilişkin belgeleri de gazeteciye teslim etti.

Gazeteci Daphne Caruana Galizia, Pasaport Belgeleri olarak da bilinen skandalın ortaya çıkmasının ardından Ekim 2017’de, arabasına yerleştirilen bir bombayla düzenlenen suikast sonucu vahşice öldürüldü.

Ancak gazeteci Galizia, Pasaport Belgeleri olarak da bilinen skandalın ortaya çıkmasının ardından Ekim 2017’de, arabasına yerleştirilen bir bombayla düzenlenen suikast sonucu vahşice öldürüldü. Galizia’nın öldürülmesinin ardından ailesi, muhbirle tekrar irtibat kurmaya çalıştı ama hiçbir bilgiye ulaşamadı. Tâ ki bugüne kadar.

Bu muhbir, aradan geçen 4 yıldan sonra yeniden ortaya çıktı Pasaport Belgeleri soruşturması için temel oluşturan şemaya ilişkin yeni deliller getirdi. Söz konusu soruşturma, Daphne Caruana Galizia Vakfı ve Times of Malta gazetesinin de verdiği destekle geçtiğimiz yıl başlamıştı. Yerli ve yabancı onlarca araştırmacı, geçen zaman zarfında yüzbinlerce belgeyi inceledi.

Gazeteciler ve araştırmacılar, şebekenin nasıl çalıştığını anlamak için aylar süren bir çalışma gerçekleştirdi. Hatta bu soruşturma için bilgisayar yazılımları bile geliştirildi, yeni ve teknolojik farklı uygulamalar kullanıldı.

Yapılan bu araştırma sonucunda skandalı detaylı bir şekilde ortaya çıkaran en önemli ipucu, pasaport alacak kişilerin kurması gereken “gerçek bağ” ile ilgili olarak elde edildi. Avrupa Komisyonu, pasaport verilecek kişilerin pasaport almadan önce en az bir yıl süreyle Malta’da ikamet etmesini, toplumla entegre olarak “gerçek bağlar” kurmasını sorunlu kılıyor.

Araştırmacılar da pasaport başvurusu yapanların, bir yıl boyunca Malta’da kalmak için yaptıkları kira sözleşmelerini inceledi. Ancak kira sözleşmelerinin, pasaport almak için gereken minimum miktarın ya aynısı ya da çok az fazlası olduğunu fark etti.

Bunun üzerine araştırmalarını derinleştiren ekipler, en az 1 yıl süreyle Malta’da ikamet etmesi gereken bazı zengin başvuru sahiplerinin, kiraladıkları evlerde en fazla 16 gün oturduklarını belirledi. Bu kişilerin, kiraladıkları evlerde çok az oturmalarının yanı sıra yerel kulüplere, hayır kurumlarına, yat kiralama firmalarına veya gazete aboneliklerine yüklü miktarlarda bağış yaptıklarını tespit etti. Hatta bazı durumlarda, pasaport başvurusunda bulunan kişilerin Malta’ya sadece günübirlik geldikleri, gün içinde ülkeye bağlılık yeminini edip hemen geri döndükleri ortaya çıkarıldı.

Sonuç olarak, Avrupa Komisyonu tarafından şart koşulan “gerçek bağın” bu şebekede sadece birkaç kutucuğa tik atmaktan ibaret olduğu belirlenmiş oldu.

Henley & Partners Şirketi, iddiaları reddediyor.

İddiaların hedefinde yer alan pasaport komisyoncusu Henley & Partners Şirketi ise Malta ve halkına sunduğu hizmetten duyduğu gururu ifade eden genel bir açıklama yaptı. Şirket, hükümete “dikkate değer ölçüde başarılı bir egemen finansman ve ekonomik yenilik platformunun oluşturulmasında yardımcı olduğunu ve onlar olmadan sağlık, sosyal ve kültürel yatırımların yapılamayacağını, borçsuz sermayeye yüz milyonlarca Euro kazandırdığını” ileri sürdü.

Kaynak: Times of Malta

Son Haberler

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz