Maria Farrugia, geçtiğimiz yıl Malta’nın en yaşlı insanı olarak tarihe adını yazdırdıktan sonra şimdi 112. yaşını kutluyor.
Geçen yıl 111 yaşına bastığında “Yaşlanmak en büyük hediye, yaşadığım her gün için Tanrı’ya şükrediyorum” demişti. Bu tarih, Malta Kamu Sicili’nin 1863’te kurulmasından bu yana kaydedilen en yaşlı kişi olmasını sağladı. 112. doğum günü de kendisine uzun yıllar dileğimizle Facebook’ta paylaşım yapan Identità tarafından kutlandı.
7 Mart 1912’de doğan Maria, halen birinci Dünya Savaşı’nı (1914-1918), Sette Giugno ayaklanmasını (7 ve 9 Haziran 1919) ve ikinci Dünya Savaşı’nı (1939-1945) yaşamış tek kişi. Malta’nın 1964’te bağımsızlığını kazanmasını, 1974’te cumhuriyet olmasını, 1979’da Özgürlük Günü’nü ve 2004’te AB üyeliğini de hatırlıyor. Şu anda akrabalarının yanında yaşıyor.
2 Haziran 2023, Maltalı ve Gozo’lular arasında en uzun yaşayan kişi olmasıyla akıllara kazınan bir gün oldu. Bu tarih, Malta Üniversitesi Hukuk Tarihi ve Metodoloji Bölümü Başkanı Raymond Mangion tarafından işaretlenmişti.
Mangion, uzaktan akrabası olan Maria’nın bu özel yaşı geçmesini neredeyse on yıldır sabırsızlıkla bekliyordu. Mangion, daha önce en yaşlı kişi olarak kaydedilen Ġanni Schembri’nin 1868’de 111 yaş, üç ay ve 25 günlükken hayatını kaybettiğini biliyordu.
Bu nedenle Maria bu sınırı aştığında, günü anmak için bir makale yazdı. It-Torċa ve Il-Mument’te yayınlanan makalede, hem Maria’nın hem de ondan önce rekoru elinde tutan Schembri’nin 7 Mart’ta doğduğunu vurguluyor.
Maria’nın Hikayesi
Maria, 7 Mart 1912’de Mosta’da Anna ve Anġlu Galea çiftinin çocuğu olarak dünyaya geldi. Babası, yüzme bilmemesine rağmen limanda mavnalara kömür sepetleri taşımaktan sorumlu bir istifçiydi. Daha sonra, Santa Venera Lidl’in bulunduğu yerde bulunan Ta’ Viku adlı bir çiftlikte çalışmaya başladı.
Maria, yoksulluk içinde doğdu ve büyüdü, zorunlu olmadığı için okula gitmedi. Buna rağmen okumayı öğrendi ve romanlar okudu, dikiş dersleri aldı ve yemek yapmayı öğrendi.
Ayrıca, 100 yaşına kadar yaşayan, süt satan ve ölene kadar çalışan annesine yardım etti ve bir süre temizlikçi olarak çalıştı. 1941’de Ġorġ Farrugia ile evlendi ve Anġlu, Josephine ve Karmena olmak üzere üç çocuğu oldu.
Kocası, King’s Own Alayı’nda askerdi ve daha sonra bir yaralanma sonrasında, hava saldırılarından sonra molozları temizleyen ve yaralıları arayan Hava Baskını Önlemleri’nde çalıştı. Kocası 50 yaşına gelmeden öldü.
İkinci Dünya Savaşı’nın Malta’daki ilk hava saldırısı sırasında Haziran 1940’ta kardeşi Pawlu’yu kaybetti.
Mangion, uzun süredir Kolektif Hafıza Yasası’nın yürürlüğe girmesi için çağrıda bulunuyor.
Böyle bir yasanın, bu anıların tümünün toplanması için yasal bir çerçeve sağlayacağını belirtti. Üniversite profesörü, 50 yıldır öyküler toplamak için üzerinde çalışıyor, son çabası ise şu anda devlet tarafından işletilen yaşlı bakım evi St Vincent de Paul’deki sakinlerin öykülerine yönelik.
Kaynak: Times of Malta
